DİYET PARMAK İZİ GİBİDİR

Kadının Adı Var Köşemizde bugün Berika Oruç Diyet Mutfak kurucusu, diyetisyen ve anne olan Berika Hanım ile sohbet ettik. Sağlıklı zayıflamanın püf noktalarını bizlerle paylaşan Berika Hanım’ a misafirperverliği için teşekkür ederiz. MANŞET: Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz.? ‘Ben Diyetisyen Berika Oruç. İstanbul Bilgi Üniversitesi mezunuyum. Yaklaşık 4 yıldır kendi ofisimde diyetisyen olarak hizmet vermekteyim. Evliyim ve 2 yaşında bir oğlum var, genel olarak bu sıralar onunla ilgilensem de online ya da randevulu şekilde çalışmaya devam ediyorum.’ BİRLİKTE GÜLÜYORUZ, BİRLİKTE DERTLENİYORUZ  ‘Benim için mesleğimin en keyifli tarafı insanların hayatına dokunabilmek, ben bazen burada psikolog seansı da yapıyorum(gülüyor) Çünkü kilo vermek kişi için bir sorun haline gelmiş oluyor ama bu sorunu peşinde getiren farklı sebepler de oluyor ve onları danışanlarımla konuşuyoruz. Kimi zaman beni kızları olarak görüyorlar kimi zaman bir arkadaş gibi… O sebeple bazen birlikte gülüyoruz bazen üzülüyoruz, dertleniyoruz. Bu anlamda hayatlara dokunmak çok güzel. Ben hep şunu söylüyorum ‘diyet yapmıyorsunuz, Berika ile sağlıklı beslenmeyi öğreniyorsunuz.’ Benimle sağlıklı beslenmeyi öğrenerek buradan mutlu ayrılıp, sonrasında bana gönderdikleri bir mesaj bir arama benim için çok kıymetli. ‘Berika ben sağlıklı beslenmeyi öğrendim, neyi ne şekilde yemem gerektiğini biliyorum’ denildiğinde sanırım mesleğimin en guru verici anılarını yaşıyorum.  Elbette ki zorlukları da var hiçbir meslekte kolaylık olmuyor. Ama ben güzelliklerini görmeyi tercih ediyorum.’ HERKES KENDİ MESLEĞİNİ YAPMALI ‘Yıllardır kadınlar için verilen ideal ölçüler var ve her kadın bu ölçülere en azından yakın olmaya çalışıyor. Buna tamamen sosyal medya ve dijital platformların etkisi diyebiliriz. Bu son dönemde biraz daha kırıldı ama bundan 3-4 yıl öncesine kadar bile anoreksiya olan kadınların ön plana çıktığı, az yemek yemenin çok iyi görülerek lanse edildiği, diyetisyen kimliği olmadan diyetisyen gibi çalışmaya çalışan diyelim bazı meslek gruplarının popüler olduğunu görüyoruz. Bu anlamda herkes kendi işini yapmalı. Kadın figürünün 90 60 90 dediğimiz ölçülere indirgenerek, estetiklerin artması ve maalesef tamamen sağlıklı yaşamdan uzaklaşarak bunların yapılması çok üzücü. Bir kadın incecik olmak zorunda değil, ama sağlıklı olduğu kilosunda ve sağlığını koruyarak kendisine özel ölçülerde olması en ideal olanı. Ben bu algıyı kırmaya çalışıyorum tartıya çıktığınızda o rakam önemli değil,  o haftayı nasıl geçirdiğiniz ve beslenme düzenine uyumunuz daha önemli diyorum. Şu anda influencerların bile diyetisyenlik yaptığı bir ortamda bunu kırmak çok güç.’ BİLİNÇLİ OLMALIYIZ ‘Şok diyetler ve maalesef haricen kullanılan öğün yerine geçen içeriklerden bahsetmek istiyorum. Bu şekilde zayıflama ya da kilo alma amaçlı kullanılan ürünler hakkında pek çok araştırma var; karaciğer fonksiyonlarını bozduğu, böbrek yetmezliğine neden olduğu hatta kalp ritmini bozduğu araştırmalarda mevcut. Şu anda reklamlarını da görüyorum, devlet eli ile bir müdahale olmadığı sürece de olacak ama en azından bizler daha bilinçli olmalıyız. Bunun yanında gün boyu çay ve kahve içen neredeyse hiç beslenmeyen kişiler de görüyorum. Benim de önerdiğim ödem atan çay ve kahveler oluyor ama ben sadece bununla beslenmeye karşıyım. Diyet parmak izi gibidir, herkesin beslenme tercihleri farklıdır kişiye göre hazırlanmalıdır.’     KAFESTEKİ KUŞLAR DEĞİLİZ ‘Diyet sürecinde yapılan bariz hatalar su içmemek, spor yapmamak ve ekmek yemenin çok zararlı olduğunu düşünmektir. Ya da kaçak diye tabir edilen ürünleri tükettikten sonra zaten bozuldu benim diyetim diyerek diyete devam etmemeyi ekleyebiliriz. Bu şekilde olan erkek danışanlarıma bir tekerleğiniz patladı diğer üçünü de patlatıyor musunuz diye soruyorum. Kadın danışanlarıma ise takımınızdan bir bardağınız kırıldı geri kalanları da kırıyor musunuz diye soruyorum. Bu iki örnek aslında durumu açıklıyor, kafes içerisindeki kuşlar değiliz bir sosyal hayatımız var ve mutlaka ikram edilen şeyler oluyor, yemek durumunda kalıyoruz. O sebeple o an diyeti bırakmak değil de kontrollemeyi öğrenmek önemli olan, kontrollemeyi öğrendiğimizde diyet dediğimiz şey beslenme alışkanlığına dönüşür.’ MUTFAĞA ASLA SOKMAYIN ! ‘Bulyon, gazlı içecekler, salam, sosis, margarin gibi ürünleri ve türevlerini mutfağınızda kesinlikle bulundurmayın.’ DİYET YAPMIYORUZ, SAĞLIKLI BESLENİYORUZ ‘Defalarca diyet denemiş ve başarısız olmuş danışanlarım da oluyor. Diyorum ki kendinizi bana bırakın (gülüyor) Çünkü ben hazır liste ile çalışmıyorum. Önce kişiyi dinlerim ve çıkar çıkmaz liste göndermem. İsterim ki o diyet stresine bürünmesin. Sonrasında evinde bulunan ya da ulaşabileceği ürünler ile kişiye özel listeyi iletirim. Hep söylediğim de ‘diyet yapmıyoruz sağlıklı beslenmeyi öğreniyoruz kaçak yapabilirsiniz böyle durumlarda bana ulaşın ve kontrol edelim. ‘ ‘Her insan bir hikaye ve ofisime gelen her danışanımın da farklı hikayeleri var. Az yemek kendini kontrol etmek için pipetle çay kaşığı ile beslenenler, hiçbir rahatsızlığı da olmamasına rağmen değişik diyebileceğim diyetler uygulayanlar , 1 ay boyunca sadece kabak yiyenler mesela.. ‘ BERİKA ORUÇ DİYET MUTFAK ‘Yaklaşık 4 ay önce başladığımız bir girişimden bahsetmek istiyorum. Diyet sürecinde diyetisyenin verdiği listeyi hazırlamak kolay gibi görünse de bazen onu hazırlamak özellikle çalışanlar için zor olabiliyor. . Isparta da bu anlamda bir ihtiyaç olduğunu fark ettim.  Şu anda toplu beslenmelerin olduğu kurumlarda çalışan danışanlarım oluyor ve yağlardaki kalitesizlik, pişirme şekillerinin bozukluğu nedeniyle kişilerde rahatsızlıklar olabiliyor. Bağışıklık düşüyor, şeker ve kolesterol artıyor, mide yanması şikayetleri kilo artısı yaşanıyor. ‘ ‘Danışanlarımızla önce ön görüşme yapıyoruz. Günlük beslenme rutininiz, iş temponuz uyku düzeniniz fiziksel aktiviteniz ve sağlık durumunuz değerlendirilerek ve size uygun olan diyet yemek paketleri hakkında bilgilendirme yapıyoruz. Sonrasında birlikte bir paket belirliyoruz. Beslenme stiline göre ya da ihtiyaca göre belirlediğimiz paketleri günlük olarak öğün şeklinde kendilerine ulaştırıyoruz. Aynı zamanda, bir kadın oluşumu da diyebiliriz çünkü hazırlayan çalışanımız da bir kadın, kuryemiz de bir kadın .Titizlikle hazırlanan öğünler her gün dilediğiniz adreslere ulaştırılıyor. Tüm gün paketimiz var, aralıklı oruç paketi, detoks paketleri, 21 günlük form paketleri, hamilelere ve emziren annelere uygun paketlerimiz var, sporculara özel paketlerimiz var. ANNELİK ÖZEL HAYATIMIZ KADAR İŞİMİZİ DE ETKİLİYOR  ‘Diyetisyenlik mesleği bir kadın için gerçekten güzel ve tercih edilebilir diye düşünüyorum. İllaki ofis açmak zorunda değilsiniz çok fazla online imkanınız var. Ben de anne olduktan sonraki sürecimde ofise düzenli gelemesem de online olarak devam ettim. Yurt dışından bile danışan alabilirsiniz. Anne olmak elbette ki özel hayatımız kadar işimizi de etkiliyor. Örneğin danışanımla bir saat belirliyoruz, oğlumun uyku saatini baz almaya çalışıyorum ve bakıyorum ki uyumuyor ya da bir kriz anı olabiliyor çıkamıyorum. Böyle durumlarda tabi ki çocuğunuz ön planda oluyor ve zaman zaman bazı danışanlarımı bu anlamda üzmüş ertelemek durumunda kalmış olabilirim. Ama gerçekten tüm danışanlarıma teşekkür etmek isterim gerek böylesi durumlarda gerekse hamilelik sürecinde çok anlayışlılardı.’ SICAK BİR KAHVEYE HER ANNENİN İHTİYACI VAR ‘Annelik sürecinde de çalışmak çok iyi geliyor. Evde var olan bir döngü var ve zaman zaman yaşanan kriz ve kaos anlarından birazcık da olsa zihnen uzaklaşmak gerekiyor. En azından sıcak bir kahveye her annenin ihtiyacı var. Anne olmak elbette ki güzel olduğu kadar da zor ama çalışan bir anne olmak daha zor diyebilirim. Bu yoğunluk ve koşuşturma içerisinde kendinizi unutmayın ve kendinize zamana ayırın. SON SÖZ … ‘Kadınlara burada söyleyebileceğim şey; çalışın. Tüm kadınların kadınlara söyleyeceği şey bence bu. Kendi ayaklarınızın üzerinde durarak kimseye bağımlı olmadan. Kimse için kırıcı olmak istemem ama tadabilecek olan kadınlar için söylemek isterim: Anneliği tadın.  Elbette ki eşimiz ve ailemiz için de ayakta durmak gerekiyor ama bence bir kadın önce kendisi ve çocuğu için çalışmalı. Bir kadın, bir anne gerçekten mutluysa nefes alabiliyorsa o zaman yanındaki insanları da mutlu edebilir.’